Bu yazıda, özgürlük ve hürriyet kavramları aynı anlamda ele alınarak, özgürlüğün insan hayatındaki önemi ve varoluşsal bir zorunluluk olduğu vurgulanmaktadır. Özgürlüğe dış etkenlerin etkisiyle anlam kazandığı, aksi takdirde anlamsızlaşacağı belirtilmektedir. İnsan olmanın gereği olarak özgürlüğün, sorumluluk ve seçim yapma yetisiyle doğrudan bağlantılı olduğu ifade edilmektedir.
Yazıda, vacip kavramının daha geniş bir anlamda, olması gereken şeklinde kullanıldığı belirtilerek, özgürlüğün insanlığın üzerinde bir vacip olduğu savunulmaktadır. İnsanın imtihan dünyasında, seçim yapma ve tercihlerde bulunma özgürlüğüne sahip olması gerektiği, bu özgürlüğün adil bir hesap verebilmek için elzem olduğu vurgulanmaktadır. Özgürlüğün doğuştan gelen bir hak olduğu ve engellenmesinin insanlığa karşı bir suç olduğu ifade edilmektedir.
Son olarak, özgürlüğün toplumsal bir olgu olduğu ve bir 'öteki'ne ihtiyaç duyduğu belirtilmektedir. Özgürlüğün sınırsız olmadığı, cezai ehliyeti olan bireylerin özgürlüğünü kullanma veya kullanmama durumları değerlendirilmektedir. Özgürlüğün üretmek ve çoğaltmak için bir imkan olduğu vurgulanırken, özgürlüğün yanlış anlaşılmasının sonuçlarına dikkat çekilmektedir.
